KONGRE BİLDİRİLERİ
saireye bundan sonra bâlâsı tuğralı cedid senedler düzenlenmesine hükmedilerek; yetki, Defterhâne-i
Âmire Nezareti’ne devredildi.
8 Ağustos 1875 tarihli başka bir talimatnamede65, köy ve kasabalarda bulunan ve zemin ve
binaları vakıf olan musakkafat ile arazi ve icareteyn suretiyle tasarruf edilen çiftlikler üzerindeki
binalara evkaf muhasebecileri; müstesna vakıflara bağlı musakkafat ve müstegallata, eskiden olduğu
gibi mütevellileri tarafından sened verilmesi kararlaştırıldı. Bunların dışındaki vakıflarla ilgili her
türlü sened düzenleme ve sicil tutma yetkisi, Defterhâne-i Âmire Nezareti’ne bırakıldı. Bunların satış
ve ferağ takrirleri, mahlûl olanların müzayedesi ve diğer muameleleri vilayetlerde Defter-i Hâkâni
memurları, kazalarda tapu kâtipleri tarafından yapılacaktı. Evkaf Nezareti’nin lağvedilerek Maliye
Nezareti’ne bağlanması üzerine66, 4 Nisan 1876’da ilân edilen Dersaadet ve Taşralarda Bulunan
Musakkafat ve Müstegallat ve Vakfiye Senedatının Defter-i Hâkâni’den Itası Hakkında Talimatname67
üzerine icâreteynli musakkafat ve müstegallat-ı vakfiye senetlerinin de Defter-i Hâkâni’den verilmesine
hükmedildi68.
Emlâk-ı Sırfa ve Mevkufe Senedleri:
9 Eylül 1874’de Emlâk-ı Sırfa ve Mevkufenin Senedatı Hakkında Nizamname69 yayınlandı ve
emlâk muamelatını yapma görevi Defter-i Hâkâni memurlarına havale edildi. Nizamname’nin ilk
faslında emlâk satışları ve emlâka verilecek yeni senetler açıklandı. Senedât-ı cedide, emlâk-ı sırfa
ve zemin-i mukataalı olmak üzere ikiye ayrılmıştı. Emlâk-ı sırfa taksiminde70, Mecelle’nin kısmet’e
dair 1114.-1191. maddeleri uygulanacaktı. Kısmet, rızai ve kazai olarak iki kısım olup; kısmet-i rıza,
müşterek mülk sahiplerinin rızalarıyla kendi aralarında veya hakim tarafından yapılan taksim; kısmet-i
kaza, müştereklerden bir kısmının başvurusu üzerine cebren veya hükmen yapılan taksim demekti.
Miri ve evkaf arazinin paylaştırılmasına dair esaslar, 14 Aralık 1913 tarihli Bi’l-iştirak Tasarruf
Olunan Emval-i Gayrimenkulenin Taksimi Hakkında Kanun-ı Muvakkat ile değiştirildi.
Yeni Tapu Nizamının Gayrimüslim Tebeaya Dair Bazı Maddeleri:
Şubat 1876’da Takvim-i Vekayi’de yayınlanan arazi hakkındaki nizamiye fıkralarında, karye,
mezraa ve çiftlikler arazisinden miriye veya vakıflara ait olup; müzayede ile ihale edilecek ya da
şahıslar tarafından ferağ olunacak arazinin tefvizi ve ferağ edilmesi halinde Müslim ve gayrimüslim
tebeanın beyanda bulunması istendi. Miri veya vakıf arazilerden gayrimüslim tebeaya tefviz
yapılmayan mahallerde bu teamülün feshine hükmedildi71.
TANZİMAT DÖNEMİ’NDE DEFTER-İ HÂKÂNİ MERKEZ ve TAŞRA TEŞKİLÂTI
Merkez Teşkilâtı:
Osmanlı klasik döneminde Defterhane, Divân-ı Hümâyun aslî üyelerinden nişancının maiyyetinde,
arazi kayıtlarını ihtiva eden defterlerin saklandığı ve bunlarla ilgili günlük işlemlerin yapıldığı bir
müessese idi72. 1836’da nişancılık kaldırılmış, tuğra işleri nişancıya bağlı ve Defterhane’den sorumlu
Defter Emini’ne verilmiştir. 1838’de Defterhane-i Ceride Muhasebesi bünyesine alınan Defterhane
Emaneti sonra lağvedilmiş, 1842’de yeniden kurulmuştur. 7 Ağustos 1860 tarihli resmî bir tebliğe
göre, Tahrir-i Emlâk, Tâdil-i Vergi ve Ceride Muhasebesi gibi birimler Defterhâne dahilinde bir araya
getirilmiştir73.
65 Gös. yer, s. 452-456; Ülgenalp, a.g.m., s. 681.
66 Lütfi Tarihi, c. VIII, s. 72.
67 Düstur, 1. tertip, c.3, s. 463-467.
68 Ülgenalp, a.g.m., s. 682.
69 Düstur, 1. tertip, c. 3, s. 447.
70 Ülgenalp, Adalet Dergisi, 40/7(Temmuz 1949), s.1048.
71 14 M 1293/10 Şubat 1876 tarih ve 1788 say