Aralık 2016 | Sayı: 10
ALİ ZÜLFİKAR- Resim sanatında kendinizi ifade ederken, özgün bir kimlik yakalamanız gerekir. Bu kimlik ekseniyle bir �vizyon� olu�turmak mümkün olur. Sanatçının kendi bilgi ve birikim dağarcığıyla bütünle�erek, çalı�masının merkezine kendi farklılığını koyma mücadelesi ba�lar. Ben, kendi merkezime �insanı� koydum. Sanat, sadece kendini ifade etmek değil, kendine özgü bir duru� olu�turmaktır. Yeri geldiğinde, çizgileriçizerek, atölyesinde bir i�adamı gibi hiç elini sürmeden serigrailer üretiyor ve onları, milyonlara satıyordu. Böyle bir pazar ortamına kar�ı, ele�tirel yakla�ımların ya�ama �ansı, dü�ük yoğunluk patlamaları gibidir. Ben de böyle bir ortamda hiçbir devlet kurumundan ve toplumsal sanat vakılarına sırtımı dayamadan kendi özgücümü ortaya koydum ve gelinen a�amada bir vizyonum olu�tu. Avrupa sanatsal piyasasında, her geçen gün lerindeki �a�kınlığı gizlemeden sürekli soruyor. �Bunları nasıl yapıyorsunuz, kur- �unkalemden sanat eseri yaratmak nerden aklınıza geldi? � gibi sorularla çok sık kar- �ıla�ıyorum.
-“ oğrudan insanı ve insanın da özellikle yüzünü resminize temel alıyorsunuz. İ�in ilginç yanı, siyah-beyaz bir �renk cümbü�ü� içinde birbirinden çok farklı, ama aynı mekânı ve onun tarihini payla�an yüzler büyüyen sanat piyasasında hatırı sayılır bir �trend� yakaladığımı dü�ünüyorum.
Eserlerimin çoğu Suriye�deki sava� sonrasında olu�an tepkilerin bir sonucudur. Öyle doğdular. Seçtiğim motiler, özellikle ya�lanmı� insanlardır. Onların yüzlerindeki abartılı ifadeleri birbiri ardına i�leyerek galiba sanatseverleri bir zaman tüneline çekmeyi ba�ardım. Kimisinin yüzünde korku vardı, kimisindeki acının, kimisindeki sevincin bir anlık halleriyle kar�ıla�tım, onları birbiriyle kar�ıla�tırdım. Yani aslında zamanı durdurdum. Eserlerimden etkilenen sanatseverler yüz- resmediyorsunuz. Bu nasıl bir ihtiyaç sizdeki? Nereden doğdu? Siz neden böyle bir temaya ve biçime kilitlendiniz?
32