Röportaj
tığım doğaçlamayı paylaşmak istedim . Bu 15 saniyeler kısalık bakımından canımızı sıksa da aslında merak da uyandırıyordu . Mesela ben başka videolar izlediğim de şunu demişimdir çoğu kez , ‘’ keşke devam etseydi ’’. Bir müddet böyle devam etmiş olsa da bir süre sonra 15 saniyelik doğaçlamalar yapmaya başladım . Günler geçtikçe takipçi sayım artmaya başladı . Ve o büyük gün , 1 dakikalık videolar paylaşmaya izin vermesi instagramın . 2016 yılıydı . O günden itibaren hem doğaçlamalarım hem de takipçi sayım artık eskisi gibi olmayacaktı . Günler geçtikçe farklı doğaçlamalar yaptım . Bunların altını şiirlerle doldurdum . Şiir-Ud konseptini oluşturmaya başlamıştım sayfamda . Bu durum çok beğeniliyordu ki takipçi sayısı artmaya devam ediyordu . Sosyal medya sayesinde insanlar , müziğimi dinleyip belki huzur buluyordu belki hüzünleniyordu . Ama iyi geliyordu onlara , bunu hissedebiliyordum . Ve ayrıca ud öğrenmek isteyenler , ders almak isteyenler oluyordu . Uzun lafın kısası , müzik yolculuğumda sosyal medya olmazsa olmazlarım arasındadır .
Kendi enstrümanınızı yapıyor olmanız sizin uda bakışınızı nasıl etkiledi ? Bir udun yapım aşamasında dikkat edilmesi gereken ne gibi püf noktaları vardır ? Faruk Türünz , Dünya ’ nın en önemli ud yapımcılarındandır . Kısmet oldu ben de 2013-2017 yılları arasında kendisiyle çalışmaya başladım . Faruk Türünz Ud Atölyesi ’ nde udun belli başlı bölümleri ayrı ayrı kişiler yapar ve bu sayede herkes kendi alanında uzmanlaşır . Bu durumda Faruk amca da beni kapak bölümünde görevlendirmişti . Kapakları , kapağın arkasında balkon diye tabir ettiğimiz , sesin oluşmasında da önemli bir etkiye sahip olan direnç çıtalarını ve kapakla ilgili daha bir çok şeyi ben yapacaktım . Tabii bu durum , bir icrâcı olarak benim için bulunmaz bir nimetti . İcrâ ettiğim enstrümanın aynı zamanda yapımını öğrenmek bilhassa sesin oluştuğu kapak bölümünde görev almak beni çok heyecanlandırmıştır . Bu durum , benim sadee udu daha iyi anlamama , daha bilinçli icrâ etmeme olanak sağlamakla kalmayıp , aynı zamanda da benim Dünya çapında tanınmama vesile olmuştur . Ud , hem yapım açısından , hem de icrâ etmesi açısından gerçekten kolay bir enstrüman değildir . Yapım aşamasına dönecek olursak ; mükemmel ud yoktur , mükemmele en yakın ud vardır . Udu sadece ses güzelliği bakımından değerlendirmek oldukça yanlış bir durumdur . Kısaca belirtmek gerekirse , udu bir bütün olarak değerlendirmek daha doğru olacaktır . Mesela tellerin dengesi yani balansı , klavyenin rahatlığı , tellerin klavyeye yakınlığı , bas-tiz dengesi , pozisyonda seslerin açıklığı ve netliği , sustain dediğimiz sesin uzaması , rezonans ve tabii ki işçilik gibi bir çok etken udun mükemmele yakın olmasına vesile olur . İş de tüm bunlar bir udda sağlanırsa , o ud mükemmele en yakın uddur .
https :// www . instagram . com / zeyneldemirtas /
40