ATO BULTEN MAYIS 2016 | Page 15

faydalanması gerektiğini söyledi. Prof. Dr. Sadık Rıdvan Karluk ise Türkiye’nin 1996 yılında Gümrük Birliği Anlaşması’ndan sonra Avrupa Birliği’ne girmek için beklediğini belirterek, Türkiye’nin AB tarafından istenen birçok değişimi geçirmesine rağmen üyelik sürecinde Türkiye’nin önüne birçok engel çıkartıldığını vurguladı. Karluk, “Avrupa Birliği’ne karşı değilim ancak AB Türkiye’ye hiçbir ülkeye uygulamadığı kriterleri uyguluyor. Türkiye vatandaşları vizesiz seyahati zaten çoktan hak etmiştir” dedi. Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Şeref Fayat ise vize serbestliğinin olmamasının insanları bezdirdiğini söyledi. Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ele alındı gerçekleştiğini, Ankara’nın Türkiye’nin en çok ithalat yapan ikinci, en çok ihracat yapan beşinci ili konumunda olduğunu hatırlattı. Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 44,5’inin, ithalatının ise yüzde 38’inin Avrupa Birliği’nden gerçekleştiğini kaydeden Bezci, “Avrupa Birliği Türkiye’nin ihracatta da ithalatta da bir numaralı ortağıdır. Türkiye ise AB’nin ithalatında 7’nci, ihracatında ise 5’inci sıradadır. Yani bizim ürünlerimiz AB ülkelerinde rahatlıkla dolaşıyorken, biz o ürünleri üretenler vize sorunu nedeniyle dolaşamıyoruz” diye konuştu. “AB’nin de Türkiye’ye ihtiyacı var” Suriye’den Ukrayna’ya kadar bölgede yaşanan sorunların hem Türkiye’yi hem de Avrupa Birliği’ni yakından ilgilendirdiğini vurgulayan Bezci, “Bugün gelinen noktada Türkiye ile AB’nin birlikte hareket etme zorunluluğu ortadadır. Türkiye’nin AB’ye olduğu kadar AB’nin de Türkiye’ye ihtiyacı vardır” dedi. Türkiye ile Avrupa Birliği’nin ek