Avrupa Gönüllülük Hizmeti, Estonya Projesi
Hayallerimi gerçekleştirme fırsatı yakaladığım bu projenin başvuru aşaması şöyle gelişti;
Bir arkadaşımdan duyduğum Avrupa Gönüllülük Hizmeti'ni hemen araştırmaya başladım, gönderen kurum
olduğunu öğrendiğim Manisa Valiliği’nin Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Bürosu’na başvurdum. Detaylı bilgi
aldıktan sonra hemen EuroPass formatında CV ve her projeye özel motivasyon mektubu hazırlamaya başladım.
İlgimi çeken ve yapabileceğimi düşündüğüm her projeye başvurdum, projelerden haber beklemeye başladım.
Sabır gerektiren ve sürekli başvurularda bulunduğum yaklaşık 2.5 aylık bu sürecin sonunda Estonya'daki bir
gençlik merkezinden cevap geldi ve bir gün belirleyip Skype görüşmesi yaptık. Görüşme başarılı geçti ve
seçildiğimi öğrendim. Hemen işlemlere başladık. Ankara Doğal Yaşam Derneği işlemlerimi hızlandırmak
amacıyla gönderen kurumum oldu ve tüm prosedürleri, sigorta işlemlerimi yaptılar. Ben vize başvurusunda
bulundum, uçak bileti aldım ve hazırlıklara başladım. Kısa süre içerisinde, 9 ay sürecek olan bu projeye,
Estonya'ya gittim. Orada beni çok sıcak karşıladılar, ilk günden itibaren bir çok şey öğrenmeye başladım.
Başlarda konuşmakta ve anlamakta sorun yaşıyordum, bana yardımcı oldular ve İngilizcemi 1-1.5 ay gibi kısa bir
sürede geliştirdim.
Görevim gençlik merkezinde çalışıp, çocuklarla oynamak, iyi vakit geçirmelerini sağlamak, onlara yönelik ilgi
çekici projeler yapmak ve teknolojiyi kullanmaktı. Çoğunlukla aynı çocuklar geliyordu ve onların istediği
oyunları oynuyorduk. Haftada bir gün bana ayırıyorlardı ve ben Türkçe öğretme, oyunlarımızı oynama,
yemeklerimizi tanıtma, elişi ve kağıt işi vb. etkinlikleri düzenliyordum. Overnight ve kamplar düzenledim,
çocukların sorumluluğunu aldım ve bir orman evinde kamp yapıp eğlenceli vakit geçirdik, ateş başında oyunlar
oynadık.
Her sabah, gençlik merkezi çalışanı Mari ile Estonca çalışıyorduk, kelime ezberliyordum. Diğer çalışan Merlis ise
bana teknoloji anlamında çok şey kattı; programlama öğretti ve bir site oluşturmaya başladık. Onların sayesinde
tüm etkinliklerden haberdar oluyor ve katılma şansı yakalıyordum.
Ayda bir düzenlenen dans kulübüne katılıp geleneksel dansları, her hafta sonu kayak kursuna katılıp kayak
tekniklerini öğreniyordum. Hafta içleri atış ve okçuluk kurslarına katılıp okulun öğrencileriyle birlikte
öğreniyordum, atış yarışmasına katılıp 1. oldum. Buz pateni kullanmayı ve disk golfü oynamayı öğrendim. Her
hafta gençlik merkezine kil şekillendirme ve film öğretmenleri geliyordu ve çocuklarla birlikte uygulamalı olarak
öğreniyorduk.
Carting, rafting yaptık, paintball ve lazer savaşı oynadık, birçok kampa katıldım ve çok güzel şeyler
deneyimledim. Tüm bu etkinliklere, kamplara, kurslara ve çok daha fazlasına ücretsiz olarak katıldım. Estonya'nın
kültürü, sanatı, lezzetleri, görülmesi gereken yerlerini gördüm, tanıdım, yerel halk gibi yaşadım ve oraya uyum
sağladım.
Benim açımdan çok verimli ve dolu dolu geçen bir proje oldu.
Bana desteklerinden dolayı Manisa Valiliği Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Bürosu çalışanlarına (Gürkan SOYDAŞ,
Cemile ÇETİN TURAN), Ankara Doğal Yaşam Derneği'ne ve Yıldırım KAYA’ya çok teşekkür ediyorum.
Aleyna ÇAĞATAY