A-2343-Perspective30-IC-email | Page 31

E.V: Şişli Terakki Lisesi’ni bitirdiğimde nispeten iyi bir İngilizce ile Brüksel’deki bir Amerikan üniversitesine gittim; daha sonra okulu İtalya’da bitirdim. Eğitimim hep İngilizce idi ancak Fransızca ve İtalyanca ek dersler de alıyorduk. Fransa’daki yüksek lisansım iki dilde, hem İngilizce hem Fransızca idi. Fransızcamı geliştirmek için çok yardımcı oldu ama beni epey zorladı. Latin kökenli diller birbirine benzer. Yapısını mantığınıza oturtunca dil öğrenmek kolay. Bol bol pratik gerekiyor. Fransızca da telaffuzu ve grameriyle kolay dillerden biri değil. Fransızca yayınlar okunmasını, filmler izlenmesini ve bol bol konuşulmasını tavsiye ederim. P: Şu an sahip olduğunuz yaşam tarzınızın temel hatlarını nasıl çizdiniz ve bu kararı ne zaman verdiniz? E.V: Lisedeyken beden eğitimi derslerine girdiğimizde sınıfı hep ben ısıtmak isterdim; en sevdiğim dersti. Şişli Terakki Lisesi’nin basketbol takımında oynadım. Düzenli spora başlamam ise, yurtdışına okumaya gittiğimde oldu. Harçlığımdan spor salonuna bütçe ayırdım. 18 senedir spor yapıyorum. Spor hayatımın hep bir parçası. Zaten spor, yaşamımda olmazsa bunca işe yetişemem. Enerjimi yüksek tutmama yardımcı oluyor. 31 P: Çok takip edilen ve ilgi duyulan kitaplarınız var. Yazmak ve bilgilerinizi insanlarla paylaşmak sizin için ne ifade ediyor? E.V: Yerli ve yabancı kaynakları okumak, uzmanlarla konuşmak ve en önemlisi hepsini kendi üzerimde deneyimlemek bu kitapların kaynağı. Kendi yaşadığım her şeyi yazdım. Günbegün notlar aldım. Yazmak insanı netleştiriyor. Aslında ben daha çok ‘öğretmen’ olmak isterdim de annem beni ‘gazeteci’ olarak hayal ederdi. Büyüyünce de ikisi de oldum. Yazdıklarım, paylaştıklarım, kitaplarım, seminerlerim, mesajlarımda hep bir ‘öğretmen’ edası var zaten. Öğrenmeyi ve öğretmeyi çok seviyorum. Herkesin bir yaşam misyonu var. Benimki de ışığı yaymak; yani iyi bildiğim öğretileri paylaşmak. Bunu hem seminerlerde anlatarak hem de yazarak iyi yapıyorum. P: İlk spor kitabınız “60 Günde İdeal Vücut” birçok kişinin başucu kitabı olmuş durumda. Kitapta nelerden bahsediyorsunuz ve sizce ideal vücut nasıl elde edilir? E.V: Türkiye’yi kurgu bir romanda anlattığım ‘Öteki’ kitabımın dışında hep kişisel gelişim kitapları yazıyordum. Spor ve beslenme ile kendi vücudumu değiştirmeye başlayan sıkı bir kampa girince bunu kitaplaştırmak istedim. Gelişim ile ilgili bir kitap yazarken bir süre belirtmekte fayda var ki insanlar kendilerine belirgin bir hedef koyabilsin. O yüzden de ilk etapta kasların değişmesi için gereken süre olan 60 gün ile başladım. Yayınevi ile ilgi çeken bu seriyi devam ettirmeye karar verdik. Hemen akabinde yine ‘60’ geçen 60 Tarif’i hazırladım. İdeal vücut ise bir günde yaratılmaz. Fit bir vücut, spor ve sağlıklı beslenmeyle belli bir sürede olur. Yaşam tarzı haline gelirse kalıcı olur. Alışkanlık kazanmak gerekli. Bol su içmek, günde 5 öğün az ve sık yemek, düzenli spor yapmak, ruhu beslemek, meditasyon yapmak, dua etmek hepsi bir bütün. İdeal vücut için sağlıklı beslenme ağırlıklı olarak spor şart. Spor yağ yaktırır, kas yapar, vücudu şekle sokar, nefesi düzenler, toksin attırır. P: Sizce ideal vücut için alışkanlıklarımızı nasıl şekillendirmeliyiz? E.V: Kasların kalıcı bir şekilde şekil alması için en az 60 güne ihtiyacı var; yani 2-3 ayda vücudumuzun şeklini değiştirebiliriz. Alışkanlıkları değiştirmek için de gereken süre 21 gün. Bu süreci başarıyla, istikrarla atlatıp sonuca ulaştıktan sonra arada bir kaçamak yapmak vücudunuza zarar vermez. Zaten yeni bir yaşam alışkanlığına geçtiğiniz için spor size artık zor gelmez. Sporsuz yaşayamazsınız. Sporun verdiği enerjiyi ve güveni bir kez hissettiniz mi bırakmak istemezsiniz. Sağlıklı beslenme de vücudun ihtiyacı olan tüm