İÇTEN YANAN GEZEGENİMİZ
Küresel ısınma yer kabuğu ve denizlerin giderek ısınmasına
ve doğal dengenin bozulmasına verilen addır.
Sera etkisiyle bu olayın karıştırılması yapılan büyük
yanlışlardan biri olmakla birlikte küresel ısınmanın tek
sebebi de sera etkisi değildir. Bu durumla alakalı birbirinden
farklı teoriler bulunmasına rağmen çoğunluğunu
beşeri unsurların oluşturduğu bir olgudur. Küresel
ısınmanın etkenlerine dair birçok hipotez, etkileri için
yapılan kapsamlı araştırmalar ve bu durumu engellemek
için dünya genelinde organizasyonlar düzenlenmekte
ve çalışmalar yürütülmektedir.
Sera etkisinden farklı olarak gama ışın patlamalarının
küresel ısınmaya yol açıkları da düşünülmektedir.
Gama ışın patlamaları dev yıldızların önce çökerek
sonra hipernovalar halinde patlamasıyla ya da sönmüş
bu yıldızların patlamaları sonucunda oluşan
nötron yıldızlarının birleşmeleriyle ortaya çıkan enerji
boşalımlarıdır. Ortaya çıkan enerji çok büyük olması
sebebiyle (1044-1046 kilo joule) yakındaki gezegenleri
yok etmeye, uzaktakilerin çekirdeklerini ısıtıp hatta
atmosferlerini püskürtmeye güçleri vardır. 1960’larda
keşfedilen gama ışın patlamalarının Dünya’nın çekirdeğini
ısıtmış ve de çekirdekte bulunan gazların atmosfere
salınmasına sebep olduğu düşünülmektedir.
Dünya’da ısınmaya sebep olduğu bilinen en genel etken
sera etkisi ve sera gazlarıdır. Sera etkisi atmosferin
stratosfer tabakasında bulunan su buharı; karbondioksit,
ozon ve metan gazları sera etkisine sebep olan
maddelerdir, sera gazları temelde Güneş’ten gelen
ışınların bir kısmını yansıtarak Dünya’nın aşırı ısınmasını
önler, yeryüzüne ulaşan ışınlarınsa Dünya’da
kalmalarını sağlayarak gezegenin aşırı soğumasının da
önüne geçmiş olur. Sanayi Devrimi’nden sonra artan
fosil yakıt kullanımı ile birlikte atmosferdeki karbondioksit
oranı artmış ve sera gazlarının dengesi bozulmuştur,
bu sebeple şu an Venüs’te olduğu gibi atmosferde
gereğinden fazla ışın tutulmaya başlanmış ve de
yeryüzü sıcaklığı artışa geçmiştir.
78
THE CLAPPER 2015 - 2016
Sanayi Devrimi’nden beri etkisini göstermeye başlamış
olsa da son 50-60 yılda önem kazanmış ve de endişelenilecek
bir konu haline gelmiş olan küresel ısınma 1900’lü
yılların başından beri sıcaklığı yaklaşık olarak 0,6 santigrat
derece arttırmıştır, Bu artış çok büyük bir fark gibi
gözükmese de Birleşmiş Milletler (BM)’nin araştırmalarına
göre ortalama sıcaklıktaki 2oC derecelik bir artışta
içme suyu sıkıntısı oluşacak, 5oC derecelik bir artışta
kutuplardaki buzullar aşırı bir şekilde eriyeceği için deniz
seviyesi yükselecek ve karalar sular altında kalmaya
başlayacak, 6oC derecelik bir artışta ise tarım yok olmaya
başlayacağı için insanlar uygun iklim koşulları aramak
üzere göç etmeye başlayacaklar.